Amerika’nın yanı başında, dünya petrol rezervinin yüzde yirmibeşinin üzerinde oturan ve Amerika’dan bağımsız hareket etmek isteyen bir ülke olmak, çok ciddi yönetim sorunları ve iç karışıklıklar yaşamak için başlı başına bir sebeptir.
Doğal kaynaklar açısından zengin olan bütün güney Amerika ülkeleri Amerikan emperyalizminin bu istikrarsızlaştırıcı etkisine maruz kalmışlardır. Venezuela’da yaşanan bu istikrarsızlık sürecini, Amerika’nın uyguladığı izolasyon, ambargo ve istikrarsızlaştırma baskılarından bağımsız düşünmek ve ülkenin yanlış yönetilmesinden kaynaklandığını ileri sürmek, meseleyi kavrayamamak değilse bilinçli bir çarpıtmadır.
Meseleyi daha iyi anlamak için Amerika’nın kendisinden binlerce kilometre uzaklıktaki İran’a karşı tutumuna ve uzun yıllardır uyguladığı baskı, izolasyon ve ambargo politikalarına bakmak yeterlidir. İran, Amerika’nın Ortadoğu’daki emperyal politikaları ve İsrail’in güvenliğine yönelik potansiyel bir tehdit olarak görüldüğü için bunca sıkıntıya maruz kalmaktadır. Amerika neredeyse kırk yıldır, İran’ı istikrarsızlaştırıp çökertmeye yönelik izolasyon ve ambargo politikaları uygulamaktadır. Diğer ülkeleri bu politikalarına destek vermeye ve katılmaya zorlamak için uluslararası hukuka ve insanlık vicdanına aykırı yasalar çıkarmakta ve dünyanın jandarması gibi bunu diğer ülkelere dayatmaktadır. Amerika’nın İran’da İslam devriminden önceki dönemde yaptıklarını, İran petrollerini millileştirmek isteyen Musaddık’ı nasıl devirdiklerini CIA yöneticileri açıkça itiraf etmişlerdir. O süreç de bugünkü Venezüelayı istikrarsızlaştırma ve darbe sürecine çok benzemektedir.
Tarihi tecrübeyle sabittir ki; Amerika düşürmek istediği ülkeleri ambargolar ve politik baskılarla istikrarsızlaştırmakta, ülkenin kötü yönetildiği ve yönetimin devrilmesi gerektiği fikrini yaygınlaştırıp bundan yararlanmak isteyen işbirlikçilerini sahaya sürmektedir. Bazen de hedefteki ülkeye “demokrasi” ve “özgürlük” götürme bahanesiyle doğrudan askeri müdahalede bulunmakta veya işgal etmektedir. Bu eski bir oyundur ve bütün dünyanın gözü önünde, farklı ülkelere yönelik olarak defalarca tekrarlanmıştır.
Bütün bunlar ortadayken, Amerikan emperyalizminin saldırılarını hafife alıp, Venezuela’nın kötü yönetildiği için bu durumda olduğunu söylemek ahmaklık değilse aymazlıktır.
266
ELİNİZE SAĞLIK SAYIN BAŞKANIM. DURUMU GAYET GÜZEL ÖZETLEDİNİZ.